- seyyâle
- (A.)[ ﻪﻝﺎﻴﺱ ]1. akıntı.2. sıvı.
Osmanli Türkçesİ sözlüğü . 2015.
Osmanli Türkçesİ sözlüğü . 2015.
SEYYALE-İ BERKİYYE — Şimşek akımı. Elektrik akımı. * Şimşek gibi akıcı ve parlak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
AN-I SEYYALE — Gelip geçici az bir an.(Vacib ül Vücud a intisabını bilen veya intisabı bilinen herbir mevcud, sırr ı vahdetle, Vâcib ül Vücud a mensub bütün mevcudatla münasebetdar olur. Demek her bir şey, o intisab noktasında hadsiz envar ı vücuda mazhar… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ŞUUN-U SEYYALE — Akıcı, bir halde durmayan işler … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
SEYYALÂT — (Seyyale. C.) Akıcı olanlar, yerinde durmayıp gidenler, akanlar. Seyyal maddeler … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
GAYE — Maksad, kasdedilen, netice, sonuç.(Her şeyin vücudunun müteaddit gayeleri ve hayatının müteaddit neticeleri vardır. Ehl i dalâletin tevehhüm ettikleri gibi dünyaya, nefislerine bakan gayelere münhasır değildir. Tâ, abesiyyet ve hikmetsizlik içine … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
RUH — f. Yanak, yüz, çehre. * Arabçada: Efsânevi bir kuş. (Bak: Ruhsâr)RUH : Can, nefes, canlılık. * Öz, hülâsa, en mühim nokta. * His. * Kur an. * İsa (A.S.). * Cebrail (A.S.). * Korkmak. (Bak: Vicdan)(Ruh, bir kanun u zivücud u haricîdir. Bir namus u … Yeni Lügat Türkçe Sözlük